Avrupa Parlamentosu (AP) ilk kez, İsrail’in saldırılarını sürdürdüğü Gazze’de “acil ve kalıcı ateşkes” çağrısında bulundu. AP Genel Kurulu’nda “Dünyada insan hakları ve demokrasinin durumu ile AB’nin buna yönelik politikası” konusunda hazırlanan 2023 raporu, 265 lehte, 253 aleyhte ve 10 çekimser oyla kabul edildi.
AA’nın aktardığına göre, AP’deki Sol Grup üyelerinin değişiklik talebinde bulunduğu raporun 62’nci maddesine “Gazze’de acil ve kalıcı ateşkes çağrısı” eklendi. Revize edilerek onaylanan yeni raporda, “AB’ye, üye ülkelere ve uluslararası topluma Gazze Şeridi’nde, herkesin gıda ve suya kesintisiz erişimini sağlamak amacıyla özellikle acil ve kalıcı bir ateşkes çağrısında bulunulur” ifadesi yer aldı.
Böylece AP ilk kez, Gazze’de ateşkes çağrısında bulunmuş oldu. 18 Ocak’ta kabul edilen kararda, “kalıcı ateşkes”, tüm esirlerin serbest bırakılması ve Hamas’ın tasfiyesi şartlarına bağlanmıştı. Genel Kurul’da dün söz konusu rapora ilişkin yapılan oturumda birçok milletvekili, raporda Gazze’ye yer verilmemesini eleştirerek, AB’yi İsrail’i işlediği suçlara rağmen cezasız bırakmakla suçlamıştı.
ABD DIŞİŞLERİ: SİLAHLAR ULUSLARARASI HUKUKA UYGUN KULLANILMALI
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, ABD’den askeri yardım alan sadece İsrail’in değil, diğer ülkelerin de 45 gün içinde yazılı bir taahhütle söz konusu silahları “uluslararası hukuka uygun kullanacaklarını” taahhüt etmelerini beklediklerini ve sürecin devam ettiğini söyledi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Miller, bakanlıkta düzenlediği günlük basın brifinginde Gazze’deki son durumu ve İsrail’e giden Amerikan silahlarıyla ilgili güncel tartışmaları değerlendirdi.
Sözcü Miller, İsrail’in ABD’ye söz konusu silahların uluslararası hukuka uygun kullanımı konusunda yazılı taahhütte bulunmasıyla ilgili bir soruyu yanıtladı. Miller, söz konusu ulusal güvenlik memorandumunun şubat ayı başında Başkan Joe Biden tarafından yayımlandığını ve sürecin halen devam ettiğini belirtti.
Memorandumun sadece İsrail’i değil, ABD’den silah yardımı alan diğer ülkeleri de kapsadığını ifade eden Miller, Amerikan medyasında yeni çıkan ve memorandumun temelde İsrail’le bağlantılı olarak çıkarıldığını kaydeden haberlere katılmadığını söyledi.
Miller, “İsrail de dahil söz konusu ülkeler bize, bu silahları savaş hukukuna uygun kullanacakları ve kasıtlı olarak insani yardımları engellemeyecekleri hususlarında yazılı güvence verecekler. Bu ülkeler memorandumdan itibaren 45 gün içinde bu yazılı güvencelerini sunacaklar. Şu anda ilgili ülkelerle bu süreci yürütüyoruz” değerlendirmesini yaptı.
ABD Başkanı Biden, 8 Şubat’ta yayımladığı memorandumda, Dışişleri Bakanlığı’nın ABD’den silah yardımı alan ülkelerden 45 gün içinde yazılı güvence almasını ve bu güvencelerin yıllık olarak Kongreye sunulmasını karara bağlamıştı. Memorandumda, yazılı güvenceyi vermeyen ülkelere askeri yardımların geçici olarak askıya alınabileceği kaydedilmişti.
Söz konusu memorandumun İsrail’in Gazze’de kullandığı Amerikan silahlarıyla ilgili olabileceği yorumları Amerikan medyasına yansımış, Biden yönetimi ise söz konusu yazılı güvencelerin ilgili tüm ülkelerden istendiğini dile getirmişti.
MAHMUD ABBAS: NETANYAHU, ULUSLARARASI TOPLUMA MEYDAN OKUYOR
Filistin Yönetimi lideri Mahmud Abbas, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Gazze Şeridi’ndeki saldırılardan sonraki planlarıyla ilgili açıklamasını reddederek, bunu uluslararası topluma yönelik meydan okuma olarak değerlendirdi. Filistin haber ajansı WAFA’ya göre, Abbas, dünya liderlerine ve uluslararası kuruluşlara mesaj gönderdi. Abbas mesajında, “Filistin Devleti’nin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Gazze Şeridi’nde savaşın ertesi günü için ilkeler” şeklindeki açıklamalarını reddettiğini doğruladı.
“Netanyahu’nun uluslararası siyasi girişimler ve ateşkes için gösterilen çabaları görmezden geldiğini” kaydeden Abbas, İsrail’in Gazze Şeridi’nden tamamen çekilmesine, insani gıda, tıbbi yardım ve temel gıda konusundaki artan ihtiyaca rağmen bu açıklamanın meydan okuma niteliğinde olduğunu vurguladı. Abbas, “1,8 milyondan fazla yerinden edilmiş kişiye barınak sağlamak, özellikle Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki evlerine dönmelerini sağlamak ve UNRWA’nın çalışmalarının ve finansmanının sürdürülmesiyle hastane ve okulların yeniden çalışmaya başlatılması için acil müdahale” çağrısında bulundu.
Filistin Devlet Başkanı, “Netanyahu’nun binlerce yeni yerleşim biriminin inşasının duyurulmasına ilişkin planında belirtilenlerle, İsrail’in Filistin halkını inkar etmek ve tüm toprakları üzerinde egemenliğini dayatmakta ısrar ettiğine” dikkati çekti.
Abbas ayrıca mesajında şu ifadeleri kullandı: “Netanyahu’nun savaş sonrası planı uluslararası topluma meydan okumaktır. Bu aşırılık yanlısı İsrail hükümetinin üzerinde çalıştığı hedef, yalnızca iki devletli çözüme dayalı barışa ulaşma şansını baltalamak değil, aynı zamanda etnik temizlik ve Filistinlilerin yerinden edilmesine yönelik kampanyaları yoğunlaştırmaktır.”
NETANYAHU’NUN YOL HARİTASI
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun dünkü kabine toplantısında hükümete sunduğu, Gazze’de saldırıların ardından izleyeceği yol haritası, “Gazze Şeridi’nin silahsızlandırılması, İsrail’in güvenlik için hareket özgürlüğünü koruması ve UNRWA’nın kapatılmasını” içeriyor. Plana göre İsrail, Gazze Şeridi’nde ve işgal altındaki Batı Şeria’da güvenlik ve askeri konularda hareket özgürlüğünü elinde tutacak, Mısır-Gazze sınırında ABD’nin koordinasyonuyla tampon bölge oluşturarak “kaçakçılık girişimlerini” önleyecek.
Netanyahu’nun hükümete sunduğu yol haritasına göre, Gazze’nin sivil idaresi ise “yönetim becerisine sahip profesyoneller” tarafından gerçekleştirilecek; bu kişiler “terörü destekleyen devlet ve oluşumlara bağlı olmayacak”, maaşlarını bunlardan almayacak. İsrail ayrıca Ramallah merkezli uluslararası meşruiyete sahip Filistin yönetimini, “terörü desteklemekle” suçlayarak, yol haritasındaki bu maddeyle Gazze yönetiminden uzaklaştırmayı amaçladığına işaret ediyor.
(DIŞ HABERLER SERVİSİ)